Liane Moriarty’nin kitabından uyarlama. Yine sadece ilk bölümünü seyrettim. Güzel ve zengin kadınlar başrolde. Çocukları, partnerleri,
çevreleri, özel hayatları. Bir cinayet. Dedikodular ve şüpheler. Sırlar.
Yalanlar. Desperate Housewives’a çok
benziyor.
Kadro güçlü. Nicole
Kidman, Reese Witherspoon, Laura Dern, Shailene Woodley (Snowden) ilk
aklıma gelenler.
Bu kadar varlıklı ailelerin böylesine küçük şeylere takılıp
çok dertli havalarında gezinmesi insanı çıldırtabilir belki ama hayat böyle bir
şey. Herkesin yaşamı kendine göre problemli.
Reese Witherspoon’un
canlandırdığı Madeline karakteri favorim oldu ilk bölümde. Hem sevimli hem iyi
hem de seksi.
Sharp Objects
kıyaslaması
İki dizinin ilk bölümlerini arka arkaya seyrettiğim için
kısaca mukayese edeceğim. Zaten Jean-Marc
Vallee iki dizide de yapımcı ve yönetmen.
BLL’de daha çok karakter var. Tek kişiye yıkılmamış dizi. Kalabalık
bir kadro. Hepsine zaman veriliyor. Ayrıca SO’ya göre çok daha tempolu.
Atmosfer açısından SO daha stilize, depresif, tuhaf ve
gerilimli. Tekinsizlik hissi var. Merak hissi daha yoğun. BLL ise daha sıradan,
renkli, canlı, günlük hayattan sekanslarla ilerliyor.
SO’da aile ilişkilerinde gizem ve sırlar büyük yer tutarken,
BLL’de gündelik olaylar, kuşak çatışması, sosyal zıtlaşmalardan örnekler ana
eksene alınmış.
Yine ortalamanın üzerinde ve seyredilebilir kalitede bir dizi
ama hemen ikinci bölümü seyredeyim hissini uyandırmadı. Pek bana göre olmadığına
dair önemli bir gösterge. Şimdilik rafa kaldırdığım dizilerden oldu. Zaten laf aramızda önümüzdeki hafta en sevdiğim güncel dizi "Better Call Saul" dördüncü sezonuyla başlıyor. Hem de daha yeni açıklanan beşinci sezon onayının ardından. Yayın tarihi yaklaştıkça tüm karakterlerini özlediğimi daha çok hissediyorum. Bir aksilik olmazsa (genelde olur) tüm bölümleri yine tek tek burada yorumlayacağım.