11 Şubat 2018 Pazar

İlk Robot Hapishanesi Türkiye'ye yakışır..!


Dünyanın İlk Robot Hapishanesini kurma şerefi Türkiye’nin olmalıdır
Biliyorsunuz geçen hafta bakan Ahmet Arslan konuşurken yanda duran Çin yapımı robot bakanın ne dediğini anlamadığını söylemiş, hariçten gazel okumaya devam edince arslan bakanımızın "Gereğini yapın!" talimatıyla karga tulumba salondan çıkarılmıştı. Sonrasında robota format atılarak susturulduğu söylendi. Dahası var. Haberlere robotun bakandan özür dilediği düştü. Neyse ki yüzyıllardır insanlara yapılmaya çalışılan şey robotlarda birkaç tuşa basarak gerçekleştirilebiliyordu. Çevik kuvvete gerek kalmadı. Fakat bana sorarsanız böyle bir terbiyesizlik bir özürle geçiştirilemez.

Türkiye gibi bir dünya ülkesinin koskoca bir saygıdeğer bakanı tüm gezegenin geleceğini şekillendirecek bir büyük konuşma yaparken, iki paralık bir teneke yığını dart durt edip duracak ve biz bunun cezasını vermeyeceğiz? Olmaz efenim. Burası muz cumhuriyeti değil. Öyle formatla falan kurtulamaz bu zımbırtı. Adamın yağını alırlar! İşte buradan söylüyorum. Kahramanlıklarla dolu şanlı tarihimize layık olmak açısından dünyanın ilk robot hapishanesinin Türkiye’de kurulması için hemen çalışmalara başlanmalıdır. 


Ülkemiz böyle bir ilke ev sahipliği yaptığında dünyanın gündemine oturacaktır. Türkiye’deki ileri demokrasinin ilk meyvalarını “ileri adalet” olarak almaya başladığımız yedi düvele duyurulmuş olacaktır. 

Zaten “Yeni Türkiye” böyle bir öncülüğü üstlenebileceğini çoktan ispat etti. Yargı kurumlarımızın nasıl canla başla çalıştığına örnek olacak birkaç rakam verelim.

Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütüne göre Dünya Basın Özgürlüğü sıralamasında Türkiye 2016 yılında 180 ülke arasında 151. sıraya geriledi. Yakında Afrika’dan sığınma hakkı isteyecek duruma düşebileceğimiz söyleniyor.

DW’ye göre tüm dünyada tutuklu olan gazetecilerin yarısı Türkiye’de tutuklu.

"Bir gün herkes Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı takdir edecek" (Posta röportajı)

Türkiye’de halen 200.000’in üstünde tutuklu var. Bunların ciddi bir kısmı tutuklu yargılananlar. Yani belki de masum çıkacaklar, boşu boşuna yatıyorlar. Kapasite çoktan dolduğu için yataklar dönüşümlü kullanılıyor. Son dönemde Türkiye’den o kadar çok suçlu çıkıyor ki devlet bunları koyacak hapishane bulamıyor. Çözüm olarak 200 civarı yeni hapishane inşa ediliyor. Ee…adaleti sağlamak kolay değil. Devletimiz çalışıyor işte. Bu kadar hapishaneyi biz özgürlüğün tadını çıkartabilelim diye yapıyor. Daha ne yapsın?  Yine bu hafta bir başka vatansever Hülya Koçyiğit’in sarf ettiği o hülyalı sözleri hatırlatırım tüm nankörlere: “Kimse baskı altında değil, bilakis herkes fazla özgür. Çok fazla atıp tutuyorlar”. Koskoca Hülya Koçyiğit bilmeyecek Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü isimli ne idüğü belirsiz bir oluşum bilecek öyle mi..! Sizin her yeriniz gazeteci olsa ne olur! Biz bu aziz halka, bu cennet vatana sevdalıyız. Bu "arslanlar" bu "koçyiğitler" varken geleceğin dünyasında sırtımız yere gelmez! 

Uzatmaya gerek yok.
Dünyanın ilk robot hapishanesini kurmak bizim hakkımız.
Bunca kanla, acıyla, kinle, nefretle, düşmanlıkla, yalanla biz buna herkesten daha fazla layığız
Yaptıklarımız yapacaklarımızın garantisidir. Bu tarihi fırsat kaçırılmamalıdır.
Türkiye için küçük ama dünya için büyük bir adım olacaktır.  
Teknoloji tarihine adımızı altın harflerle yazdırmanın zamanı geldi.
Dünyanın ilk robot hapishanesi en çok Türkiye’ye yakışır.
Arslan Bakan’ın robot için dediği gibi:

“Gereğini yapın!” 



Bu içerik Kuzey Kalesi tarafından hazırlanmıştır. .

3 yorum:

  1. Dünyanın İlk Robot Hapishanesini kurma şerefi Türkiye’nin olmalıdır

    Biliyorsunuz geçen hafta bakan Ahmet Arslan konuşurken yanda duran Çin yapımı robot bakanın ne dediğini anlamadığını söylemiş, hariçten gazel okumaya devam edince arslan bakanımızın "Gereğini yapın!" talimatıyla karga tulumba salondan çıkarılmıştı. Sonrasında robota format atılarak susturulduğu söylendi. Dahası var. Haberlere robotun bakandan özür dilediği düştü. Neyse ki yüzyıllardır insanlara yapılmaya çalışılan şey robotlarda birkaç tuşa basarak gerçekleştirilebiliyordu. Çevik kuvvete gerek kalmadı. Fakat bana sorarsanız böyle bir terbiyesizlik bir özürle geçiştirilemez.

    Türkiye gibi bir dünya ülkesinin koskoca bir saygıdeğer bakanı tüm gezegenin geleceğini şekillendirecek bir büyük konuşma yaparken, iki paralık bir teneke yığını dart durt edip duracak ve biz bunun cezasını vermeyeceğiz? Olmaz efenim. Burası muz cumhuriyeti değil. Öyle formatla falan kurtulamaz bu zımbırtı. Adamın yağını alırlar! İşte buradan söylüyorum. Kahramanlıklarla dolu şanlı tarihimize layık olmak açısından dünyanın ilk robot hapishanesinin Türkiye’de kurulması için hemen çalışmalara başlanmalıdır.

    Ülkemiz böyle bir ilke ev sahipliği yaptığında dünyanın gündemine oturacaktır. Türkiye’deki ileri demokrasinin ilk meyvalarını “ileri adalet” olarak almaya başladığımız yedi düvele duyurulmuş olacaktır.

    Zaten “Yeni Türkiye” böyle bir öncülüğü üstlenebileceğini çoktan ispat etti. Yargı kurumlarımızın nasıl canla başla çalıştığına örnek olacak birkaç rakam verelim.

    Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütüne göre Dünya Basın Özgürlüğü sıralamasında Türkiye 2016 yılında 180 ülke arasında 151. sıraya geriledi. Yakında Afrika’dan sığınma hakkı isteyecek duruma düşebileceğimiz söyleniyor.

    DW’ye göre tüm dünyada tutuklu olan gazetecilerin yarısı Türkiye’de tutuklu.

    "Bir gün herkes Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı takdir edecek" (Posta röportajı)
    Türkiye’de halen 200.000’in üstünde tutuklu var. Bunların ciddi bir kısmı tutuklu yargılananlar. Yani belki de masum çıkacaklar, boşu boşuna yatıyorlar. Kapasite çoktan dolduğu için yataklar dönüşümlü kullanılıyor. Son dönemde Türkiye’den o kadar çok suçlu çıkıyor ki devlet bunları koyacak hapishane bulamıyor. Çözüm olarak 200 civarı yeni hapishane inşa ediliyor. Ee…adaleti sağlamak kolay değil. Devletimiz çalışıyor işte. Bu kadar hapishaneyi biz özgürlüğün tadını çıkartabilelim diye yapıyor. Daha ne yapsın? Yine bu hafta bir başka vatansever Hülya Koçyiğit’in sarf ettiği o hülyalı sözleri hatırlatırım tüm nankörlere: “Kimse baskı altında değil, bilakis herkes fazla özgür. Çok fazla atıp tutuyorlar”. Koskoca Hülya Koçyiğit bilmeyecek Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü isimli ne idüğü belirsiz bir oluşum bilecek öyle mi..! Sizin her yeriniz gazeteci olsa ne olur! Biz bu aziz halka, bu cennet vatana sevdalıyız. Bu "arslanlar" bu "koçyiğitler" varken geleceğin dünyasında sırtımız yere gelmez!

    Uzatmaya gerek yok.
    Dünyanın ilk robot hapishanesini kurmak bizim hakkımız.
    Bunca kanla, acıyla, kinle, nefretle, düşmanlıkla, yalanla biz buna herkesten daha fazla layığız

    Yaptıklarımız yapacaklarımızın garantisidir. Bu tarihi fırsat kaçırılmamalıdır.
    Türkiye için küçük ama dünya için büyük bir adım olacaktır.
    Teknoloji tarihine adımızı altın harflerle yazdırmanın zamanı geldi.
    Dünyanın ilk robot hapishanesi en çok Türkiye’ye yakışır.

    Arslan Bakan’ın robot için dediği gibi:
    “Gereğini yapın!”









    Bu içerik Kuzey Kalesi tarafından hazırlanmıştır. .

    YanıtlaSil
  2. Danslar, şarkılar ve dostlarla geldi bahar
    Dağılmış gibi sanki kendini alıştırmış karanlıklar

    Biliyorum bitmeyecek ama
    Ne kötünün eziyeti ne de fakirin sefaleti
    Dinlenmek lazım ara sıra
    Gülmek ve doyasıya öpmek sevgilinin tenini

    Danslar, şarkılar ve dostlarla geldi bahar
    Bugün içimde kıpır kıpır bir devrim var

    Çocukça da olsa bir akşamlığına da,
    Bıraktım kendimi, içimde yükselen bu coşkuya.

    (Rusenski - 1 Nisan 2019)

    YanıtlaSil
  3. Danslar, şarkılar ve dostlarla geldi bahar
    Sanki hiç yaşanmamış gibi
    Şimdi o korkunç karanlıklar

    Sonsuz bir kavga bu, hiç bitmeyecek belli
    Ne kötünün eziyeti, ne de fakirin sefaleti
    Dinlenmek de lazım diri kalmak için yaşamda
    Gülmek ve doyasıya sarılmak sevgilinin vücuduna

    Danslar, şarkılar ve dostlarla geldi bahar
    Dedi kalkın ayağa, şartlar ağır ama hayat var
    Çocukça da olsa bir akşamlığına da
    Bıraktım kendimi içimde yükselen bu coşkuya.

    (Rusenski - 1 Nisan 2019)

    YanıtlaSil

Yorumunuzu yazabilirsiniz.

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...