Manga etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Manga etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

15 Mayıs 2019 Çarşamba

Dull Margaret (Grafik Roman): Broadbent ve Dix

Çizgiroman

Pieter Bruegel (baba) fantastik öğelerin ağır bastığı, yoruma çağıran ilginç bir 16 yy ressamı. Burada birkaç kez bahsi geçmişti. Jim Broadbent yığınla filmini seyrettiğim bir aktör. Hele de Mike Leigh ile olan çalışmalarını tekrar tekrar izlemekten bıkmam. ”Guardian” epeydir  hayatımda yer alan rafine lezzetlerden birisi. TR’de çıkan 10 tane gazeteyi okuyacağınıza birkaç sayfa Guardian okuyun, seminere gitmiş gibi olursunuz her gün.

İyi güzel de niye Pieter Bruegel, Jim Broadbent ve Guardian’dan arka arkaya bahsettim?

2018’de çıkan bir grafik roman üçünü bir araya getiriyor da ondan. Nasıl mı? Jim Broadbent Alzheimer olan annesine bakarken hem ailesinin yıllardır yaşadığı deniz kıyısındaki bölgeden hem de Bruegel’in "Dulle Griet" tablosundan esinlenerek bir hikaye yazar, filme çekmek ister. Prodüksiyon maliyetleri falan gözünü korkutunca grafik romana yönelir. Guardian’dan tanıyıp beğendiği Dix’e eposta atar ve süreç gelişerek 2018 yılında çalışmanın "Dull Margaret" ismiyle grafik roman olarak raflarda yerini almasıyla sonlanır. Benzer bir yapım sürecini yine bir aktörün yazdığı “Indeh” (Ethan Hawke / Greg Ruth) grafik romanında yaşadığımızı burayı takip edenler hatırlayacaktır (link).

Konu
Dull Margaret yılan balığı avlayıp satarak hayatını kazanan fakir bir kadın. Kasabadan uzakta yıkık dökük bir barakada tek başına yaşıyor. İtilip kakılan, sefalet içinde ama en önemlisi yalnız bir insan. En son pazara gidişinde kendisine yapılan haksızlığın öfkesiyle büyü işlerine girip hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı bir sürecin fitilini ateşliyor.

Pieter Bruegel "Dulle Griet"

Bruegel ve "Dulle Griet"
Tıpkı bir önceki yüzyıl eser vermiş Bosch gibi Pieter Bruegel’i de bugünün korku sinemasının 16.yy'daki öncülerinden biri gibi görürüm. Dönemin Hollanda’sında, hatta Avrupa’sında konulu resimlerin ana teması dini açıdan Kutsal Kitap, örfi açıdansa genelde halk masalları ya da atasözleri oluyordu. Bruegel kalabalık  insan manzaralarıyla, toplumunun öyküleri ve inanışlarını resmetmesinin yanında, dönemin dilini de yansıtıyor. Rastgele değil kompozisyonları, resimlerin her bir köşesi bir tiyatro sahnesi, bir deyimler sözlüğü sayfası gibi. Herhangi bir resmini saatlerce düşünüp, her bir figür ya da objeden yepyeni hikayelere yelken açabiliyorsunuz.

Grafik romana ilham kaynağı olan “Dulle Griet” tablosu (1563) “şirret kadın” temasını merkezdeki zırhlı kadın ve etrafındaki kavga dövüş içindeki diğer kadınlar üzerinden yansıtan bir resim olarak kabul ediliyor. O dönem Hollanda’sında “şirret kadınlara” cehennemde bile kimsenin dokunmaya cesaret edemeyeceği söylenirmiş. Bruegel bu deyime örneklerle doldurmuş tablosunu. "Yağma" unsuru adeta bir koltukta 4 karpuz taşır gibi yüklendiği ganimetlerle betimlenirken, bir açgözlülüğe de işaret ediyor gibi.  

Grafik roman’daki yılan balığı açısından da bir bilgi vermek açıklayıcı olacaktır. O dönem yine şöyle bir atasözü varmış: “Kuyruğundan yakalanmış yılan balığı, yarısı yakalanmamış yılan balığıdır”. Yani “erken sevinme sonra dövünme!” gibi bir anlamı var. Bunu da ben uydurdum şimdi yazarken :) Dolayısıyla çizgiromana baktığımızda başta kadının sepetindeki yılan balığını göz göre göre kaçırması ve sonrasında yaşadıkları, bu atasözü bilindiğinde daha anlamlı gözüküyor. 


Hikaye
Çetin Altan insanoğlunun başında iki büyük bela var derdi. “Biri parasızlık diğeri de yalnızlık”. Haklıydı. Artık fakirlikten konuşmak TR’de tabu olsa da; herkes gezilerinden, yediklerinden, giydiklerinden bir kontes edasıyla bahsetse de, parasızlık çoğumuzun hayatına eli kırbaçlı bir efendi gibi hükmetmeye devam ediyor. Canavarlar yok sayınca yok olmuyor. İşte bu albümde de evrenin bir köşesindeki zamansız diyarlardan birinde, bu iki illetin pençesinde kıvranan insanlardan birinin yaşadıklarına şahitlik ediyoruz. Yalnız bir kadın. Ne para ve ne de bir arkadaş. Ne bir ses ne bir nefes. Yaşam zor. Yaşam saldırgan. Tek başına insan. Yolunu şaşırıyor kadıncağız sonunda. Ne yapsın ki…

Hani peri masalları vardır ya, ben bu albümü bir “cadı masalı”na benzettim. Bir cadıya dönüşümün öyküsünü buldum okurken. Tamamen dışlanmış hissettiğiniz noktada artık karşı taraftaki en ufak bir iyiyi de gözünüz görmüyor ve dönüşüyorsunuz. Yılmaz Erdoğan “Ben senin beni sevebilme ihtimalini sevdim” diyordu ya, “Toplumun iyi davranabilme ihtimaline yönelik umudunu kaybetmek” de çok tehlikeli bir başkalaşımı tetikler. Artık herkes, her ilişki, yaşamın her anı sizin için bir  "tehdit" ve daha da ötesinde“intikam mastürbasyonu” olur. Köleliğinin intikamını daha da zalim bir efendi olarak çıkarmak istersin. Poe’nun deyimiyle korkunç bir “maelstrom”a kapılmıştır insan ve kendini kurtarmak çok zordur. Yaşayan bilir.  


Resimleme
Ürkütücü bir acayipliği var karakterlerin. İnsanlıktan çıkmakla çıkmamak arasında kararsızlar, "araf'talar" sanki. Hem şekil hem de davranış olarak. Albüme çamur ve yosun renklerinin bulamaçlaşmış silik ve soluk tonları hakim. Gökyüzü ve deniz, mavinin griye komşu tonlarını paylaşıyor. İnsanların yüzlerinde en fazla ağızları belirgin. Tıpkı Bruegel’in resmindeki cehennemin kapısında olduğu gibi. Dix’in farklı ilüstrasyonlarına baktığımızda hikayeden çok bir çizim stili olarak genel bir tercih olduğu anlaşılıyor. Deniz, başlarda kadının sırtındaki elbiseyle aynı renkte, "coğrafya kaderdir” diye diretir gibi yapışmış kadına. Büyüden sonra ise kadının kırmızı bir elbise giymesiyle çevresinden, kendi doğasından kopuşu veriliyor belki.

Okudukça daha başka çağrışımlarla da karşılaşıyorsunuz. Kimi kişisel kimi ortak. Yine albümün daha ilk sayfalarında bana hatırlattığı, yılan balıklarının merkezi rolünün de etkisiyle, alegori’nin alasının yapıldığı “Teneke Trampet” oldu. 

Kafamda düşünceler uçuşturması hoşuma gitti. Biraz şiirsel biraz fantastik biraz masalsı, koyu ve depresif bir grafik roman denemesi, bir "varolamazlık öyküsü", bir  “cadı masalı”.


Dix'in çizgilerinde kapalı ya da küçük gözler ve yüzün en belirgin öğesi olarak "iri dişli büyük ağızlar" dikkat çekiyor.

Dix
Dix

Dix

Bu içerik Kuzey Kalesi tarafından hazırlanmıştır.

8 Nisan 2019 Pazartesi

Dünya Çizgiroman Kültürü ve Frankofonlar (#3)


My Favorite Thing is Monsters
Emil Ferris

1960’larda Chicago’da yaşayan 10 yaşında bir kızın korkunç çizimlerle dolu günlüğü aracılığıyla üst komşularının cinayetini çözme hikayesi. 400 sayfa civarı. Dolu dolu bir çalışma. Birkaç ay önce 2019 yılı Angouleme ödüllerinde Fransızcasının “En İyi Albüm” ödülü  aldığını da unutmayalım. Okumaya niyetliyim ama kalınlığı erteletiyor şimdilik. O kadar çok okuyacak kitap var ki...  


Benjamin ve Benjamine (2017)
Goscinny ve Uderzo

“Albert Rene” yayınları Goscinny ve Uderzo’nun pek bilinmeyen Benjamin ve Benjamine ÇRını toplu eserler kapsamında 224 sayfalık bir cilt şeklinde 2017 ağustosunda yayınladı. 148 sayfa Benjamin ve Benjamine’in 4 macerasına ayrılmış. Bunun haricinde albümde Goscinny ve Uderzo’nun yarattığı ama tanımadığımız başka karakterlerle de tanışma fırsatı buluyorsunuz: “Antoin I’Invincible”, “La Famille Moutonet”, “Poussin et Poussif”, “La Famille Cokalene”. Bununla da kalmıyor 30 sayfalık bir bölümde Goscinny ve Uderzo ile ilgili bilgiler ve resimlere yer verilmiş.

224s


Le Voleur de Livres (2015) (Book Thief/2019)
Alessando Tota / Pierre Van Hove

Hırsızlık derken intihal kastediliyor. Türkiye’nin yakından tanıdığı bir hırsızlık tipi. Kendini şair olarak tanıtan Daniel Brodin isimli bir hukuk öğrencisinin Paris’in entelektüel çevresine kendini kabul ettirebilmek ve aralarında iyi bir yer edinebilmek için başkalarının şiirlerini kendisininmiş gibi okumaya başlamasıyla içine yuvarlandığı sahte dünyanın hicvi. İngilizce edisyonun kapağı daha çok hoşuma gitti.   

Fransa’da Futuropolis tarafından 2015’te yayınlandı.  2019 nisanında İngilizcesinin “Memoirs of a Book Thief” adıyla çıkacağı açıklandı. Siyah beyaz.

170s

  
Le Dernier des Mohicans (2017)
James Fenimore Cooper

İlüstrasyonlarını ÇR dünyasının tanıdığı bir isim olan Patrick Prugne’ün yaptığı James Fenimore Cooper’ın klasik romanı ağustos 2017’de yeni bir edisyonla Margot Yayınlarından çıktı. 


  
Philip K Dick: A Comics Biography (2019)
Laurent Queyssi / Mauro Marchesi

Felsefi bilimkurgu yazarlarından Philip K. Dick’in biyografisi. Renkli.  Pek gözüm tutmadı ama Philip Dick'in zihnimdeki yeri ayrıdır :)

144s 


Jean-Pierre GIBRAT Artbook
Jean-Pierre GIBRAT'nın tüm eserlerinden en iyi çizimlerin yer alacağı bir artbook hazırlanma aşamasında.

kaynak (Emmanuelle Guibert)


"Green Class" serisi
Jerome Hamon | David Tako

Serinin ilk albümü “Pandemie”.
Biliyorsunuz, dünya çapında yayılıma sahip salgınları ifade eden bir kelime “pandemi”. Hatta geçenlerde bu konuda bir BBC belgeselinden bahsetmiştim. ÇR’ın konusuna gelirsek okul gezisine çıkmış olan öğrenciler döndüklerinde kendilerini bir virüs salgınının tam ortasında bulur ve sağkalım mücadelesi başlar. Konusu bir gün aniden Sovyet işgaliyle karşılaşıp direnişe geçen "Red Dawn" filmini hatırlattı.

2019 Şubat | Le Lombard | 64s


Trees (2014-)
Waren Ellis | Jason Howard

Dünyanın dört bir yanında ağaç benzeri yapıların belirdiği ve insanların bunların ardındaki gizemi çözmeye çalıştığı bir bilimkurgu macerası. Konusu ilgimi çekti ve okuma listeme aldım. Arada iktidar baskısı ve sosyal meselelere falan da değindiği söyleniyor ki bu benim merakımı daha da arttırdı. Şimdiye kadar fasikülleri iki ciltte toplayıp yayınlamışlar: “In Shadows” ve “Two Forests”

Image Comics 



Druuna (T9): "Celle Qui Vient du Vent" (2019)
Paolo Eleuteri SERPIERI

Finali tatlı yapalım dedim :) 2019 Şubat ayı, Serpieri'nin yepyeni bir Druuna albümünün yayınlanışına aracılık etti: "Celle qui vient du vent". Geçmiş zamana dönen Druuna'ya karşılaştığı kızılderili şefin taktığı bir isim bu. "Rüzgarla Gelen" anlamında. Böylece hangi döneme gitmiş olduğunu da anlıyoruz. Tam 15 yıl sonra gelen bu albüm okuru aynı çizgide yeni bir macera ile buluşturuyor.

Bu içerik Kuzey Kalesi tarafından hazırlanmıştır.

4 Mart 2019 Pazartesi

Dünyadan Çizgiroman ve Frankofonlar (#2)


“Hobo Mom”
Charles Forsman
Max de Radigués (Bastard – 2018 / Angouleme ödüllü)

Tom ve küçük kızı Sissy küçük bir kasabada mutlu mesut yaşarlarken ev kadınlığı ve anneliğin kendisine göre olmadığını söyleyip yollara düşen Nataşa birden geri dönüverir. Tom annesi olduğunu söylemezsen bir süre görebilirsin der. Sonrasında Nataşa’nın gitmek ve kalmak arasındaki gelgitleri. Aile dinamikleri. Kararsızlıklar.

Fantagraphics | 64s | 14.99$


“Credo: The Rose Wilder Lane Story”
Peter Bagge

Rose Wilder Lane biyografisi. Hala ara sıra seyrettiğim efsane dizi “Küçük Ev”in yazaru Laura Ingalls Wilder’ın kızı. Fakat bundan ibaret değil, Amerikan bireysel özgürlük (libertarian) hareketinin kurucularından. Aşağıdaki lafı insanı acı acı gülümsetiyor 2019 Türkiye'sinde.

Representative government cannot express the will of the mass of the people, because there is no mass of the people. The People is a fiction, like The State. You cannot get a "Will of the Mass", even among a dozen persons who all want to go on a picnic. 

The only human mass with a common will is a mob, and that will is a temporary
insanity.
In actual fact, the population of a country is a multitude of diverse human beings with an infinite variety of purposes and desires and fluctuating wills.”

”Give Me Liberty” (1936)
  
Drawn and Quarterly | 108s | 22.95$ 


 “Les Femmes dans le monde de Tintin” (kitap)

Renaud Nattier

Tenten ÇRlarında Bianca Castafiore’den Paggy Alcazar’a kadın imgesi üzerine bir araştırma.

Presses Universitaire François-Rabelais | 72s | 13€


 “Jour J” serisi: “Tout l'or de Constantinople” (T36)
Fred Duval / Jean-Pierre Pecau / Yana

Tarihe alternatif yorumlar getiren bir seri. Vlad Tepeş’in (Drakula soyundan Kazıklı Voyvoda) İstanbul kuşatmasında Ortodoksları desteklediği bir dünya yansıtılıyor. Serinin 27. albümünde başlayan hikayenin devamı anladığım kadarıyla: “Les Ombres de Constantinople”. Bir başka ayrıntı ise  otuz altıncı albümün  kapağına İkinci Abdülhamid’in saray ressamı Fausto Zonaro’nun meşhur “Fetih” tablosunun uyarlanmış halinin konulması. Hoş gazetelerde çıkan haberlere göre Fausto Zonaro bu resmi Hasan Rıza isimli Balkan savaşlarında kaybettiğimiz bir Türk ressamdan kopyalamış, o da ayrı mesele. İlginizi çekerse aşağıdaki linkten bu konuyu okuyabilirsiniz.



Delcourt (Neopolis) | 62s | 15.50€

Bu içerik Kuzey Kalesi tarafından hazırlanmıştır.

27 Ocak 2019 Pazar

Dünya Çizgiromanı ve Frankofon Seçkisi (1)

Dikkatimi çeken, okuma listeme aldığım çizgiromanları ara sıra ve kısa kısa bu seri dahilinde not düşmek en mantıklısı gibi gözüküyor. Sadece Fransa-Belçika ekolünden ibaret olmayacak, dünya ÇRlarına bir bakış olsun istiyorum. Okuduklarım üzerine ayrıntılı incelemeler ya da farklı çizgiroman yazıları ayrıca kendi başlıklarıyla yer almaya devam edecek. Bir deneyelim bakalım. 


Sous Les Bouclettes

Tanınmış bir yazar olan annesinin vefatı ardından onun hayatındaki olayları acısıyla tatlısıyla grafik hatırat haline getiren bir kız evladın anlattıkları. Son yıllarda bilhassa grafik-hatırat türü ciddi bir çıkışta. Dünyanın dört bir yanından örnekleri çıkıyor. İnsanlar kendilerinin ya da sevdiklerinin başlarından geçenleri anlatmaya ve tarihe not düşmeye  ihtiyaç duyuyor ve bu bazen görevini yapmış olmaya has bir rahatlama, bazen gezi günlükleri, bazen kişisel bir yüzleşme bazen de halen devam eden bir soruna dikkatleri çekmeye yarıyor. 

Gudule takma ismiyle pek çok kitabı yayınlanmış Anne Duguel'in yaşamına göz attığımız bu ÇRı resimleyen, kızı Melaka (Melanie Karali). Aile tam bir ÇR fabrikası gibi. Baba Paul Karali de (Carali) bir çizer ve editör. Yine amcası Edouard Karali de bir ÇR çizeri. 



Le Montagne Invisible

Bir dil uzmanı Yahudi ile Nazi Alman subayının güçlerini birleştirerek görünmez dağı bulup gizli güçler kazanmak için giriştikleri fantastik macera.


Les Petites Distances

Kişiliği gibi fiziği de görünmez olan bir adamın tuhaf hikayesi. Romantik ilişkilere fantazi ve alegori parantezinde bir bakış. 


Les oubliés de Prémontré

1914 yılında savaşın başlamasıyla beraber Premontré Psikiyatri Kliniği Almanların eline geçer. Diğer hastanelerin tersine buradaki hastalar ve personel taraflar arasındaki anlaşmazlık sonucu boşaltılamaz ve herkes için eziyet ve direniş dolu bir yaşam mücadelesi başlar. 

Anlatı gerçek bir olay üzerine kurulu.  Pendanx’ı “Svoboda” serisinden tanıyorum. Tarihi hikayelere ÇR senaryosu yazmayı seviyor. Döneminde unutulan bir grup insanı hiç değilse bugün hatırlatıyor. 

Bu içerik Kuzey Kalesi tarafından hazırlanmıştır.

31 Ocak 2018 Çarşamba

Mangaka Naoki Urasawa Sergisi: Angouleme 2018


Exposition L'Art de Naoki Urasawa'. Espace Franquin. © 9eArt+, Fotolar: Jorge Fidel Alvarez








Daha fazlası için:

30 Ocak 2018 Salı

2018 Angouleme Çizgiroman Ödülleri


Büyük Ödül:                                      Richard Corben
René Goscinny Ödülü:                     Jean Harambat (Operation Copperhead)
En İyi Albüm:                                    La Saga de Grimr – Jeremie Moreau
Festival Özel Ödülü                          Naoki Urasawa
Cultura Halk Ödülü:                        Dans la Combi de Thomas Pesquet
Jüri Özel Ödülü:                               Les Amours Suspendues - Magnani
En İyi Seri:                                        Megg, Mogg & Owl (Albüm 3) Simon Hanselmann
En İyi Yeni ÇR Sanatçısı Ödülü :   Beverly - Nick Drnaso  
En İyi Çocuk ÇRı:                            La Guerre de Catherine – Julia Billet / Claire Fauvel
Dünya ÇR Mirasına Katkı Ödülü: Je Suis Shingo
SNCF Polisiye Ödülü:                      Jean Doux / Philippe Valette
Alternatif ÇR Ödülü:                       Bien Monsieur No.8


45. Angouleme Uluslararası Çizgiroman Festivali
Hemen festival kitapçığından birkaç rakamla başlayalım. Bu yılki festivalde 2000 çizgiroman sanatçısı, 835 yerli ve yabancı gazeteci, 387 tanışma/çalıştay/konferans/izleti, 228 Frankofon yayıncı, 23 ülkeden katılım, 200 ton ağırlığında albüm yer alıyor. Hiç fena sayılmaz.

Sergiler
Cosey, Naoki Urasawa, Osamu Tezuka, Alix’in 70. yılı şerefine Jacques Martin, Emmanuel Guibert, Fairy Tail (Hiro Mashima), bilime mizahi yaklaşımlarıyla Marion Montaigne, ikonik Titeuf serisinin 25.yılı şerefine  yaratıcısı Zep, banliyölerdeki yaşamı resmeden Gilles Rochier ve Singapur’un Eisner ödüllü çizgiromancısı Sonny Liew.


1970lerde kariyerine başlayan geçen yılın büyük ödülünün sahibi Cosey 2017’de İsviçre Alplerinde geçen “Calypso” grafik romanını çıkardı. 2017 yılı Rene Goscinny ödülü sahibi Emmanuel Guibert ve Ariol çizgiromanına da bir salon ayrılmış durumda. Çocuklara yöenlik bir çizgiroman yayınevi olan Dupuis, yetişkinleri hedeflediği “Aire Libre” serisinin 30. yılını (1988’de başladı) kutladığı bir sergiyle yer aldı. Seride albümü çıkan sanatçılardan bazıları: Conrad, Hermann, Guibert, Cosey, Cyril Pedrosa, Bastien Vives.

Japonizm 2018
İki ülke arasında genel bir yakınlaşmanın çizgiroman dünyasına izdüşümü. Mangalar Fransa çizgiroman pazarının %30’unu meydana getiriyor. Japonya le Fransa’Nın diplomatik ilişkilerinde 160. yıldönümünü ve Avrupa’yla yakınlaşmanın başladığı Meiji döneminin 150. Yılını temsil ediyor. Ayrıca bu yıl Japon büyükelçiliği ve Konishi Vakfının girişimleriyle Japon mangalarının Fransızca çevirisine yönelik “Konishi Ödülü” verilmesine başlanacak. Fransızlar Manga’ya kapılarını iyice açtı.

Ayrıca Japonismes 2018 kapsamında 3 Japon sanatçının sergisi yer alıyor. Naoki Urasawa (Pluto); “Manganın Babası”, Astro Boy’un yaratıcısı ve modern anlamda manganın kurucusu kabul edilen Osamu Tezuka (1928-1989); ve bir Manga Shonen olan Hiro Mashima’nın 60 albüm sonra sonlanan popüler eseri Fairy Tail sergisi.    

Concert Dessiné Rokia Traoré & Ruben Pellejero. Théatre d'Angoulême. © 9eArt+, photo Jorge Fidel Alvarez6

Çizgili Konserler
Festivalin klasiklerinden. Angouleme Sahnesinde canlı müzik eşliğinde bir çizgiroman sanatçısı canlı olarak ve sahnede çizim yapıyor. Bu yıl Mali’li müzisyen (besteci, solist, gitarist) Rokia Traore sahne alırken, masası başında ona eşlik edeek olan isim Corto Maltese’i yeniden canlandıran ve ikinci macerayı daha yeni çıkarmış olan İspanyol çizer Ruben Pellejero. Özellikle Jazz’dan keyif alanlar için iyi bir kombine çalışma.


Çizgi ve Sinema
Bu bölümde Spiru ve Fantazyo’nun Maceraları serisinin Şubat 2018’de premiere yapacak sinema filminin film ekibinin de katılımıyla premiere-öncesi gösterimi gerçekleştirildi. Yönetmen Alexander Coffre. Film spiru ile Fantazyo’nun tanışması ve beraber Şampinyak Kontunu arayışlarını konu alıyor.

Diğer Etkinlikler
Şirinler’in 60. Yılı (1958) dolayısıyla bir etkinlik vardı. Dört tane şirin ortalıkta dolaşacak. Titeuf’ün yaratıcısı Zep bir atölye çalışması gerçekleştirdi. Joann Starr’ın 2017 tarihli serisi Petit Vampire! Şerefine bir “Vampir Balosu” tertiplendi. Ayrıca bu serinin filme uyarlandığını da belirtelim. 2006 yılında en iyi albüm ödülünü alan italyan Gipi 2017’de ülkemizde de yayınlanan “Oğulların Diyarı” albümünü yayınlamıştı, festivale konuk olacağı duyuruldu. 

Marion Montaigne
. © 9eArt+, photo Jorge Fidel Alvarez

Naori Urasawa
 © Radio France  Anne Douhaire France Inter

Ödüller
Geçen sene de üç aday arasında olan Chris Ware büyük ödülü yine alamadı. Uzakdoğu etkisi ödüllerde geçen seneki kadar olmasa da kendisini sergiler kısmında hissettirmeye devam ediyor. Albümlere şöyle bir baktığımda açıkçası hemen Kindle’dan satın alıp okumalıyım dedirten bir ÇR olmadığını söylemeliyim.  

Festivalin afişini adet olduğu üzere bir önceki yılın büyük ödül sahibi Cosey çizdi. Cosey için bu sene de bir sergi açıldı. Yaşını hiç göstermeyen 57 yaşındaki mangaka Naoki Urasawa onur ödülünün sahibi olurken aynı zamanda adına bir sergi düzenlendi. Gitar çaldı. Sohbetlere katıldı. Tam da bu aralar ben İzlanda TV dizileriyle haşır neşir olurken, bir 18.yy İzlanda destanını anlatan Le Saga de Grimr, genç yaratıcısı Jeremie Moreau’ya en iyi ÇR albümü ödülünü getirdi. Marion Montaigne, Thomas Pesquet’in uzay macerasını anlattığı albümüyle Cultura Halk Ödülünün sahibi oldu? Alternatif Eser ödülünü alan  Monsieur No:8 ise crowdfunding  ile doğmuş ve hayvan haklarından çevre sorunlarına çeşitli siyasi problemleri gündeme getiren bir eser. Kaptan köşkünde Elsa Abderhamani ve Juliette Mancini var. Amerikalı Richard Corben 77 yaşında büyük ödülün sahibi oldu. Metal Hurlant ve underground çalışmaları bilinen Corben bilhassa korku ve bilimkurgu türünde eser verdi. Creepy, Eerie ve Vampirella gibi dergilerde çalıştı. Edgar Allan Poe uyarlamaları yaptı. En iyi çocuk albümü ödülü ise İkinci Dünya Savaşını konu alan La Guerre de Catherine  ile Julia Billet ve Claire Flauvel’in oldu. Goscinny senaryo ödülünü gerçek ile kurguyu birbirine karıştıran ve ikinci dünya savaşında Almanların dikkatini farklı yere çekerek çıkartma yerini anlamamaları için sahte bir General Mongomery yaratılmasını anlatan Operation Copperhead ile Jean Harambat aldı. Depresif büyücü Megg, seksomanyak kedisi Mogg ve ikisinin kahrını çeken baykuş’un (Owl) komik hikayelerini çizen Simon Hanselmann en iyi seri ödülünü kaptı. Kendi ırklarının dünyaya yerleşİp yerleşemeyeceğini kontrol etmek için dünyalı formuna giren iki uzaylının yaşadıklarının anlatıldığı “Tokyo Alien Bros” ile tanınan çizgiroman sanatçısı Shinzo Keigo

Draw Battle Hiro Mashima et Reno Lemaire. Espace Franquin. © 9eArt+, photo Jorge Fidel Alvarez

Festivali kültür bakanı Françoise Nyssen'in bizzat ziyaret etmesi ÇRın Fransa'daki prestijini göstermesi açısından önemliydi. Mme Nyssen'in standlar arasında gezerken çekilmiş fotoğraflarına baktıkça aklıma Türkiye geldi ister istemez. Üstüme bir karamsarlık çöktü. Güleryüzlü, uygar ve işiyle meşgul insanlar istiyorum ülkemde. Sabahtan akşama kadar teröristlere atıp tutan Kültür Bakanı mı olur? Senin işin mi o! Daha çok anlatacak şey vardı ama keyfim kaçtı, birkaç fotoğrafla bitirelim. "Allah Kahr..! Bela..!!!" 

Kültür Bakanı Françoise Nyssen / Foto: Jorge Fidel Alvarez
photo Jorge Fidel Alvarez

photo Jorge Fidel Alvarez

photo Jorge Fidel Alvarez








Jérémie Moreau

Rencontre Naoki Urasawa. Espace Franquin. © 9eArt+, photo Jorge Fidel Alvarez


Bu içerik Kuzey Kalesi tarafından hazırlanmıştır. .
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...