24 Haziran 2019 Pazartesi

Silent Running (Sessiz Kaçış) (Bilimkurgu) (1972)

İnsanlık sonunda çevrenin canına okur. Ormanları bırakın, gezegende bitki dahi kalmaz. Kurtarılabilen son bitki ve hayvanlar Valley Forge gemisine bağlı kubbe şeklindeki dev herbarium’larda yaşatılmak ve geliştirilmek için uzaya kaçırılır. Fakat planlarda değişiklik olup da bu rezervlerin yok edilmesi emredilince geminin botanisti çevre dostu Freeman Lowell (Bruce Dern) sadece kendi arkadaşlarına değil insan türüne karşı da isyan bayrağını açar. 

Çevrecilikle uzayda sağkalım, yalnızlık, kıyamet sonrası şartlar temalarını harmanlayan bir bilimkurgu. 1972 tarihli olması tesadüf değil. 70lerin başı çevre hareketlerinin ete kemiğe büründüğü, somut adımların atıldığı bir dönem. Mesela 1970 yılında ilk kez Earth Day kutlandı. Bugün artık tüm dünyada milyonlarca insanın kutladığı bir evrensel gün olmuş durumda. Greenpeace örgütünün kuruluşu da 1971 yılında gerçekleştirildi. İki sene sonraki 1973 tarihli meşhur Soylent Green filminde de yine bitkisel ürünlerin çok azaldığı ve elmas gibi değerli olduğu bir başka dünya tasvir ediliyor ve bu sefer uzay gemileri değil de  işin içine polisiye katılıyordu. Dolayısıyla hızla yükselen bir çevre bilinci ile bunun edebiyata/sinemaya/topluma yansımalarının söz konusu olduğu dönemin eseri olan bir film. 


Freeman Lowell daha filmin başında sosyal açıdan ayrıksı duran bir adam. Yapısı böyle. Asperger’lilerin bazılarında olan tarzda bir sosyal beceriksizliği var. Film bir yandan çevreci bir yaklaşım sergilerken diğer yandan da insan-insan ve insan-robot arkadaşlığı gibi günümüzde de popülerliğini koruyan konuları da işliyor ve kolaycılığa kaçarak ucuz teknoloji karşıtlığı yapmıyor, meseleye daha doğru yerden yani insanların hem teknolojiyi hem çevreyi kötü kullanmasından, suistimal etmesinden yaklaşıyor.  

Bilimkurgunun ve çevresel mesajların haricinde tek başına bir adamın psikolojik yolculuğunu da seyrediyoruz. Freeman Lowell, bitkileri ve hayvanları kurtarmak için başka çaresi kalmayınca insanları hatta arkadaşlarını gözden  çıkarabilecek bir psikolojiye, kozmik bir adalet duygusuna sahip. Kendi türünün ötesine geçip onu yargılayabiliyor, kendisinden olanın hatalarını görebiliyor.

Vak vak amcanın yeğenlerinin (Huey, Dewey, ve Louie) ismi verilen üç robot (drones) filmin farklı bir boyutu. Diğer pek çok bilimkurgunun aksine canavarlaştırılmadan, programlanmış, insana destek olan makineler olarak resmediliyorlar. DVD ekstrasını seyrettim, robotların içine bacakları ampüte edilmiş insanlar yerleştirilmesi enteresan bir ayrıntı. .


Yönetmen Douglas Trumball. İlk filmi, 29 yaşında çekmiş. Özel efekt uzmanı olduğu için film bu konuda zamanına göre gayet başarılı. Birkaç sene önce Kubrick’in “2001: A Space Odyssey” filminde özel efekt sorumlusu olarak çalıştığından bazı esinlenmeler var. İki tane çevre konulu Joan Baez şarkısı kullanılmış.Filmi USS Valley Forge isimli ıskartaya çıkarılmış bir uçak gemisinde çekmişler.

Filmin adı "Sessiz Kaçış" olarak çevrilmiş. Bir kaçış olduğu kesin. Fakat Joan Baez'in aynı isimli şarkısında sözler şu şekilde:

Tears of sorrow running deep
Running silent in my sleep
Running silent in my sleep. 

Dolayısıyla "running" birden fazla anlamda kullanılmış duruyor. En azından şarkıda kelimenin farklı bir yönüne gönderme yapılmış. 

Özellikle dönemin bilimkurgularına hakim uzaylılar, canavarlar, aksiyon, korku bu filmde yok. Çok sevdiğim "Moon" tarzı bilimkurguların öncülerinden diyebilirim. Yalnız tüm olumlu referanslarına rağmen tekrar seyrettiğimde eskisi kadar tat alamadım. Senaryosunun zayıf kaldığını ve potansiyelini yeterince değerlendiremediğini düşünsem de kendini yine seyrettirdi ve farklı, duygusal, çok yönlü bir bilimkurgu yaklaşımı olarak zihnimdeki ve arşivimdeki yerini korudu.


Rejoice in the Sun

Silent Running













Bu içerik Kuzey Kalesi tarafından hazırlanmıştır.
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...