Yazar olmak için Manhattan’a gelip hazır
kartpostallara etkileyici cümleler yazarak hayatını kazanan müzmin bekar Larry’nin (Steve Martin) sevgili
bulup yalnızlıktan kurtulmaya çalışırken yaşadığı komik olaylar.
Hep gençlerin açılma, kendini keşfetme, kız bulma komedileri
olurdu, burada aynı formülü orta yaşlı kentli yalnızlara uyarlamışlar.
Film yalnızlık üzerinden ilerliyor gibi gözükse de aslında “sevgilisizlik”
belki de diğer bir deyişle “sevgisizlik” ana tema. Yoksa konuşabileceği Warren
(Charles Grodin) isminde kendi gibi partnersiz bir yakın arkadaşı var.
Enteresan bir piyasası da oluşmuş işin. Mesela Larry koşu
yapayım belki biriyle tanışırım diyor ve gerçekçi olması için “Lonely Guy Store”dan suni ter spreyi
satın alıyor. Çünkü aslında koşmayacak ama sanki koşmuş gibi yapıp bir şeyler
içmek için girdiği kafede kadınlarla tanışacak. Bu spreyi sıktığında kokusuyla
ıslaklığıyla terlemiş gibi gözüküyor. İnsanın ilgi duyduğu birileriyle tanışıp arkadaşlık kurabilmek için yapabilecekleri sınırsız :) Çatıda ayrılan sevgilisini haykıran adamlar, yer bulmanın
zor olduğu intihar edenler köprüsü şehirdeki büyük yalnızlığı ekrandan yansıtmaya çalışan mekanlar ve mizansenler olarak filme serpiştirilmiş.
Fantastik fırça darbeleriyle süslü bir mutluluk arayışı komedi ağırlıklı olarak resmedilmiş.
Vasat bir film.
Bu içerik Kuzey Kalesi tarafından hazırlanmıştır.