The Big Sleep (1946)
General Sternwood özel dedektif Philip Marlowe'u malikanesine çağırarak bir şantaj olayını çözmesini ister. Marlowe konuyu araştırdıkça generalin kızlarının ciddi olaylara karışmış olduğunu anlar. Cinayetler birbirini kovalarken bir kumarhane mafyasının da işin içinde olduğu anlaşılır.
Dedektif Marlowe’un ilk film uyarlaması. Meşhur film noir
örneklerinden. Yönetmen Howard Hawks. Raymond Chandler’ın konudan çok atmosferi
ve karakterleri öne çıkaran yazı tarzını yansıtamayan bir film olmuş. Humphrey Bogart’ı
çok severim. Biraz erken dönem “Bruce Willis’i gibi “cool” karakterleri çok iyi canlandıran bir oyuncu. Marlowe rolüne de yakışmış. Baş aktris Lauren Bacall
fazla etkileyici gelmedi, biraz Candan Erçetin havası vardı. Martha Vickers daha ilginç ve seksi bir kadın figürüydü, keşke biraz daha ağırlık verselermiş (sonradan Mickey Rooney'le evleniyor).
Konu “şantaj içinde şantaj” ve “cinayet içinde cinayet” tadındaydı. Marlowe’un
hazırcevaplığı ve flörtöz tavırları eğlenceliydi. Kitaptan ayrılan çok yer var ve bunların pek de
olumlu farklılıklar olduğu söylenemez. Senarist grubunda William Faulkner da
var. Hays sansür direktiflerinin filmde ciddi değişikliklere sebep olduğu
yazılıyor. Savaş dönemi jargonuna atıflar var. “Big Sleep” ismi ölüm için bir yakıştırma
olarak kullanılmasından geliyormuş. 1978 yapımı Robert Mitchum’lu bir remake’i de
var. Orta kalite bir film. “Bogart filmi” olması dışında farklı bir özelliğini göremedim. Bogart için seyredilir.
Tough without a Gun (Stefan Kanfer - 2011)
Humphrey Bogart biyografisi. Özellikle The Big Sleep ile
ilgili bölümleri biraz karıştırınca ciddi olaylar çıktı. 1945 yılında To Have and
Have Not filmini Howard Hawks çekiyor. Başrollerde yine Bogart ve Bacall var.
Aralarındaki yaş farkı 25 olmasına karşın birbirlerinden hoşlanıyorlar. Ciddi
bir flört var. Sonraki yıl aynı üçlü The Big Sleep’te bir araya geliyor. Film
çekilirken Bogart alkolik karısıyla (Mayo) bir ayrılıp bir barışıyor. Bu arada
Bacall ile yakınlaşmaları devam ediyor. Yönetmen Howard Hawks Bacall’ı
vazgeçirmeye çalışıyor ve yürümez bu iş demeye getiriyor. Onun da Bacall’a
ilgisi olduğunu iddia edenler var. Bogart kararsız. Sonunda Hawks filme devam
ediyor ve bu yakınlaşmayı avantaja çevirmek ve filmde de faydalanmak için diğer
kadın rollerini kısaltıyor. Filmin sonlarına doğru Bogart eşi Mayo ile boşanıyor.
On iki gün sonra da Bacall ile evleniyorlar.
Raymond Chandler’ın, Marlowe rolünü Bogart’ın oynayacağını
öğrendiğinde sarf ettiği şu söz biyografi kitabının da ismi olmuş: “Bogart can
be tough without a gun, also he has a sense of humor that contains the grating
undertone of contempt”.
Ben filmde Martha Vickers’ı daha çekici bulmuştum. Biyografinin
ilgili kısımlarını okuyunca enteresan şeyler öğrendim. Meğer hem yönetmen hem
yazar Martha’nın Bacall’ı gölgede bıraktığını anlayıp sahnelerini kırpmışlar.
Bence kırpmalara rağmen kız kendini gösterebilmiş.
Warners filmi hemen gösterime sokmamış. Savaş henüz sona
erdiği için bu konuda filmlerin seyircisinden sonuna kadar faydalanabilecekleri
filmleri seçmişler.
Canino – Realito - Double-entendre dialog (İmalı konuşmalar
için kullanılıyor)
DİYALOGLAR
MARS: Is it any of your business?
MARLOWE: I could make it my business.
MARS: I could make your business mine.
MARLOWE: Oh, you wouldn’t like it. The pay’s too small.
Marlowe: “My my such a lot of guns around town and so few
brains”
“How do u like ur brandy sir?”
Marlowe: “In a glass”
Carmen: “U re cute”
Marlowe: “And u re higher than a kite”
“Why did u have to go on?”
Marlowe: “Too many people told me to stop…”
Marlowe: “Whats wrong with u?
Viviene: “Nothing u cant fix…”
Agnes |
Kitapçı kız (Dorothy Malone) |
Vivian |
Carmen (MaryVickers) |
Eddie Mars |
Canino |
(sağda) Mona Mars |